Geçmişin izleriyle yaşamak zorunda mıyız?

Geçmişin izleriyle yaşamak zorunda mıyız?

Geçmişin izleriyle yaşamak zorunda mıyız?

EMDR Terapisi

EMDR, Türkçe açılımıyla göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işlemleme terapisi, fizyolojik temelli bir psikoterapidir.  Kişileri terapiye getiren nedenlerin aslında birer sonuç olduğu, kaynağının ise kişinin geçmişte yaşadığı ve onu strese sokan deneyimleri olduğunu söylemektedir. Yani kişiyi yoğun strese sokan deneyimler bugün bir sorun olarak gün yüzüne çıkar.

Her birimiz hayatımızın belli bir döneminde bizi yoğun strese sokan, travmatik olaylar yaşarız. Belki bir kayıp, belki bir ayrılık, belki bir sınav, belki anne-babamızın ihmali... Bazen üstünü örtebiliriz yaşadığımız olayların, bazen kendini hissettirir; gün içinde zihnimize gelir, gözümüzde canlanır, rüyalarımıza girer. üstünü örtüp yok saysakta, zihnimizde o olayı yaşamaya devam etsekte sonuç aynı olacaktır; bu travmatik olaylar bugünümüzü etkiler.

Peki nasıl oluyor da örneğin 5 yaşında yaşadığımız bir olay 30 yaşındaki davranışlarımızı belirliyor?

Beynimiz iki hemisferden - sağ ve sol hemisfer - oluşur ve birbirlerine korpus kallosum adı verilen sinir ağları ile bağlıdır. Sağ ve sol hemisferin spesifik olarak sorumlu olduğu bazı görevler vardır, bunlardan biri sağ hemisferin duygulardan, sol hemisferin mantıktan sorumlu olmasıdır. Normal şartlarda gün içerisinde yaşadığımız olaylar, gece rüya gördüğümüz dönemde, rem uykusunda, sağ ve sol hemisfer arasında işlemlenir. Şöylede diyebiliriz; beyin kendi kendini iyileştirir. Olaylar beynimizde geçmiş olarak kodlanır ve bizim yaşadığımız olaylara, duygulara mantıklı bir açıklamamız vardır; Artık geçti...

Fakat bu durum travmatik olaylar için geçerli değildir. Travmatik bir olay yaşarken beyin sadece hayatta kalmaya programlıdır dolayısıyla olayları anlamlandıramaz; beyin kendini iyileştiremez. Bu süreçte kişi, kendi ve hayata karşı olumsuz inançlar oluşturur. Olay nasıl yaşandıysa aynı canlılığıyla yerini korur aradan uzun yıllar dahi geçse sanki bugün, biraz önce yaşanmış gibi hissederiz, davranırız, oluşan olumsuz inanç doğrultusunda olayları değerlendiririz. Yani 5 yaşındayken yaşadığımız olayın hala bizi etkilemesinin asıl sebebi, o olayın bizim için hala capcanlı olmasıdır.

EMDR Nasıl Çalışır?

EMDR beynin kendini iyileştirme sürecini desteklemektedir. İşlemlenemeyen travmatik olayları işlemleyerek kişinin bu olaylara karşı duyarsızlaşmasını hedeflemektedir. Kişiler bu olaylara duyarsızlaştığında ise hem rahatsızlık veren semptomların hem de kişinin kendi ve çevresi için oluşan olumsuz inançların ortadan kalktığı görülmektedir.

EMDR terapisinde 8 aşamalı, 3 yönlü (geçmiş, şuan, gelecek) bir protokol uygulanmaktadır. Bunun için danışanlarımızla detaylı bir şekilde geçmişten bahsederiz. Sonrasında bugün kişiyi rahatsız eden şeyleri besleyen geçmiş olayları göz önünde bulundurarak bir terapi planlaması oluşturup geçmiş, bugün ve geleceği ele alarak çalışırız.

 

 

Nelerle çalışabiliyoruz?

  • Panik Bozukluk
  • Obsesif Kompulsif Bozukluk
  • Depresyon
  • Travma Sonrası Stres Bozuklukları
  • Yas Süreci
  • Fobiler
  • Yeme Bozuklukları
  • Performans Kaygısı
  • Cinsel/Fiziksel Taciz
  • Özgüven Sorunları
  • Beden Algısı Bozuklukları
  • Stres ile Başa Çıkma
  • Rahatsız Edici Anılar

 

EMDR Terapisi Ne Kadar Sürer?

 

EMDR 'kısa süreli terapi' olarak geçmektedir. Terapinin ne kadar süreceği ise problemin ne olduğuna, kişinin geçmiş yaşantılarına, şuanki yaşam koşullarına göre farklılık gösterecektir.

 

Geçmişimiz bugünümüzü etkiler ancak geçmişin izleriyle yaşamak zorunda değiliz.

Şuan tünel karanlık olabilir sizin için ama ucunda her zaman ışık var...

 

Seren SUNER

Uzm. Klinik Psikolog