Allerjik Rinit(Bahar Alerjisi) Nedir?

Allerjik Rinit(Bahar Alerjisi) Nedir?

Rinit (nezle) çok sık gördüğümüz ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri olan bir hastalıktır. Alerjik Rinit dünyada yaygın bir hastalıktır. Dünya nüfusunun yaklaşık %10’unda görülür. Son 40 yılda hastalık sıklığında artış görülmüştür. Daha çok erken çocukluk çağında ve genç erişkinlerde görülür. 

Bağışıklık sistemi normal şartlarda zararsız fakat yabancı maddelere karşı IgG tipinde antikor üretirken nedeni tam olarak bilinmeyen mekanizmalar ile bazı kişilerde IgE tipi antikor üretir. LgE tipi antikor üreten insanlar alerjik birey olarak tanımlanır. LgE tipi antikor üretilmiş maddeler (alerjen) vücuda tekrar girdiğinde IgE ile alerjen etkileşiminin olması ile alerji belirtileri ortaya çıkar. Alerjenle tekrarlayan temaslarda daha hızlı ve şiddetli reaksiyon gelişebilir. Alerjik Rinit’in gelişebilmesi için bir alerjene karşı duyarlılaşan kişinin o alerjenle tekrar karşılaşması gerekir.

Yakınmalar mevsimsel özellik gösteriyorsa mevsimsel Alerjik Rinit, yıl boyu sürüyorsa Perennial Alerjik Rinit olarak adlandırılır. Mevsimsel Alerjik Rinit’te belirli dönemlerde alerjenler havada varsa semptomlar görülür, diğer zamanlarda şikayet yoktur. En sık nedeni polenlerdir. Perennial Alerjik Rinit’te yıl boyu oluşan semptomlara daha çok ev içi alerjenleri neden olur. Ev tozu, hayvan tüyleri, mantar sporları en sık nedenlerdir.

Allerjik Rinit’in Belirtileri ve Teşhisi

Alerjik Rinit burunda kaşıntı, burun akıntısı, hapşırık, yüzde basınç hissi ile karakterize bir tablodur. Bazen halsizlik, gözlerde kaşıntı, göz akıntısı, damakta kaşıntı hissi, öksürük, ses kısıklığı da eşlik edebilir. Burnun şiddetli kaşınması, burun uç kısmını yukarı doğru itme ile burunda katlantılar oluşabilir. Gözaltında ödem ile damar genişlemesine bağlı gözaltı morlukları oluşabilir. 

Ailede alerjik hastalık öyküsü, sigara dumanına maruz kalınması, kan IgE düzeyi yüksekliği, ek gıdaya erken başlanması, erken antibiyotik kullanımı, alerjenlerin yüksek olduğu ortamda bulunma alerjik rinit için risk faktörleridir. 

Tanı konulmasında hastadan alınan öykü çok önemlidir. Semptomların özellikleri, şikayetlerin başlangıç zamanı, hangi koşullarda şikayetlerin arttığı, ailede alerji öyküsü irdelenmelidir. Ayrıntılı bir muayene ile diğer klinik tablolardan ayrım yapılabilir. Total IgE sayımı ve eozinofil sayımı gibi özgül olmayan testlerin yanı sıra kanda alerjenlerin incelenmesi ve deri prick testi ile tetikleyiciler belirlenebilir.   

Nasıl Tedavi Edilir?

Tedavi üç basamaktan oluşur: Teması önleme, ilaç tedavisi, aşı tedavisi (immünoterapi)

Alerjenlerden korunma, tedavinin ilk ve en önemli basamağını oluşturur. Bulunulan ortamın yeterli havalandırılması, yatak örtüleri ve battaniyelerin haftalık yüksek ısıda yıkanması, odada yünlü-tüylü oyuncakların bulundurulmaması, evcil hayvanların yatak odasında bulundurulmaması, klima filtrelerinin düzenli temizlenmesi, sigara içilmemesi sağlanmalıdır.

İlaç tedavisi, mutlaka bir hekim gözetiminde verilmeli ve devam ettirilmelidir. İlaçlar kullanıldığı sürece etkilidir. Buruna tuzlu su kullanımı, dekonjestanlar, antihistaminikler, kortikosteroid içeren spreyler, antikolinerjik ilaçlar tedavide tek başına veya kombine halde tercih edilebilir. 

İmmünoterapi, sebebe yönelik bir tedavi olup iyi seçilmiş hastalarda uygulanır. Kişinin yakınmalarına neden olan alerjen giderek artan dozlar ile uygulanarak söz konusu alerjene karşı bağışıklık kazanılması ve IgE salınımının azaltılması hedeflenir. Ağızdan veya enjeksiyon ile uygulanabilir. Yeni alerji ve astım gelişme riskini azaltabilir. Tedavi başarısı için hasta ve doktorun birlikte hareket etmesi gerekir. 

 

Uzm. Dr.Duygu Omas

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları